60 yıla yakın bir süreden beri gündemde olan Hasankeyf olayı
bitmek üzere. Hasankeyf'e yapılan Ilısu Barajı'nda geçen sene su tutulmaya
başlanmıştı. Hasankeyf'te önce köyleri sular altına alan baraj suları, 7 ay
sonunda ilçe merkezine ulaştı. Her gün biraz daha yükselen sular tarihi
Hasankeyf ilçesini yavaş yavaş bastı. Suların yükselmesiyle beraber
Hasankeyf’e suyun altında kalan tarihi eserler ve evler tarihe gömüldü.
Hasankeyf'i çevre il ve ilçelere bağlayan eski köprünün ayakları da sulara
gömülmeye başladı. Baraj suları yapılarla birlikte binlerce yıllık
mağaraları da bastı.
İlçe merkezinin büyük bölümü yeni Hasankeyf merkezine taşınırken, henüz
taşınamayan yerler de var. Hasankeyf'in girişindeki köylerde yaşayanlar
kendilerine ev tahsis edilmediği gerekçesiyle Hasankeyf merkezine taşınmadı.
Amerika'nın sesi haber kanalına konuşan Hasankeyf sakinleri ne yapacaklarını
şaşırdıklarını belirtti. Hasankeyf sakinlerinden Muhyettin Çığci,
“Çocukluğumuzdan beri biz burada yaşadık. Şimdi evlerimiz sular altında
kalıyor. Gördüğünüz gibi bizim de gidecek bir yerimiz yok. Sular ise büyük
hızla yükseliyor. Hasankeyf merkezindeki pek çok ev boş olduğu halde, kiraya
vermiyor. Bunun sebebini biz de bilmiyoruz. Köyümüzün sular altında kalacağı
belli oldu ama bize yeni bir köy yapılacak mı yapılmayacak mı belli değil.
Yeni bir köy yapılacaksa ne zaman yapılacak bilmiyorum. Bu durum bence çok
üzücü bir durum” dedi.
Yeni Hasankeyf’te hayvancılık yapılmasına artık izin verilmiyor. Bu sebeple
geçimini hayvancılıkla sağlayanları belirsiz bir gelecek bekliyor. Abdullah
Çığci de bunlar arasında. Çığci, “Peki biz nereye gideceğiz? 30 bin dönümlük
arazi Hasankeyf’in tamamına vermişler. Bizim henüz bir yerimiz yoktur.
Nereye gidilecek onu bilmiyoruz? Baraj suyu gelmiş, su altında kalıyoruz. Ne
yapacağız bilemiyoruz. Biz de su altında mı kalacağız? Peki, biz nereye
gideceğiz? Bir sürü hayvanımız var; Onlar ne olacak? su altında mı kalacak.
Biz nereye gideceğiz, gidecek yerimiz yok. Bize kira ile bile yer
vermiyorlar” dedi.
Yetkililere göre ev sahibi olamayan köylüler resmi ölçütlere uymuyorlar.
Bekâr olanlar, başvuru tarihinden sonra ilçeye yerleşenler ya da zamanında
başvuru yapmayanlar veya verilen evleri kabul etmeyip mahkemeye
başvuranların durumu hala belirsiz. Ekrem Yılmaz da ne yapacağını bilemeyen
köylülerden biri. Yılmaz, “Hasankeyf'te esnaflık yapıyordum ama bize bir hak
vermediler. Tek suçumuz, evimizin Hasankeyf’in diğer tarafında olması. Bu
yüzden biz hak sahibi olamadık, mağdur olduk. Her şeyimizi yitirdik ve bize
hiçbir hak tanımadılar. Burada bütün evler su altında kaldı, yangından mal
kaçırır gibi oldu her şey ” dedi.
Yıllardır baraj yapılmaması için gayret sarf eden Hasankeyf'i Yaşatma
Girişimi üyesi Rıdvan Ayhan olanlara tepkili. Ayhan, “Bu bir insanlık
katliamıdır, sadece tarihi değil. Çünkü burada bulunan herkes yer
değiştirecek. Yer değiştirecek insanların 80 ila 100 bin arasında olması ön
örülüyor. 199 yerleşim yerinin sular altında kalacağı için burada bir tarihi
katliam gerçekleşiyor. Bu katliamı herkes seyretti” dedi.
Hasankeyf’teki bazı tarihi eserler taşınırken bazı tarihi eserler de sular
altında kalacak. Hasankeyf köprüsünün iki yanında yer alan Kesme Köprü 1 ve
Kesme Köprü 2 köyleri de henüz boşaltılmış değil. Köylüler, yeni yerleşim
yerinin 'dağ başında bir yerde' belirlenmiş olması ama henüz hiçbir şey
yapılmaması nedeniyle gidecek yerlerinin olmadığını dile getiriyor.
Boşaltılmayan köyde ise nehre yakın olan evleri su basmış durumda.
Kaynaklar:
Amerikanın Sesi
https://www.amerikaninsesi.com/a/hasankeyf-unesco-ilisu-baraj-sel-su-koy-cevreci-batman/5268311.html
Resim Kaynak:
Hürriyet
http://www.hurriyet.com.tr/kelebek/8-maddede-hasankeyf-in-insanlik-tarihi-acisindan-onemi-29472556
Yayın tarihi: 1 Şubat 2020
grafiksaati.com[at]gmail.com | gizlilik politikası